Þizofrenide Klasik Antipsikotiklerle Prof. Dr. Seher SOFUOÐLU* 1. KONVANSÝYONEL ANTÝPSÝKOTÝK
Klorpromazinin bir antipsikotik ajan olduðu
ÝLAÇLARIN KEÞFÝ
keþfedildikten sonra onun aksiyon mekanizmasýný
Ýlk antipsikotik (AP) ilaç 1950'lerde rastlantý anlamak üzere eksperimental araþtýrmalar
sonucu keþfedilmiþ olan ve antihistaminik
yapýlýrken hayvanlarda "neurolepsis"e sebep
olarak düþünülen klorpromazindir (CPZ).
olduðu tesbit edilmiþtir. Bundan sonra yeni
Klorpromazin hakikaten biraz antihistaminik
nöroleptikler bu etkiyi oluþturabilme özelliklerine
aktiviteye sahip olmakla beraber, daha önemli
dayanarak keþfedilmiþ ve çok geçmeden 1970'ler-
aktivitesi dopamin reseptörleri üzerinedir (Stahl
de özellikle dopamin-2 (D2) reseptörlerini bloke
1996, Wirshing 1996). Ayrýca α adrenerjik ve
eden birçok antipsikotik ilaç ortaya çýkmýþtýr
muskarinik kolinerjik reseptörler üzerine de
(Stahl 1996, Wirshing 1996) (Tablo 1).
genellikle istenmeyen etkileri vardýr. Klasik
Çeþitli antipsikotik ajanlar farklý reseptörleri
trisiklik antidepresanlarda olduðu gibi, klasik
bloke etmeleri sebebi ile yan etki profilleri
antipsikotik nöroleptik ilaçlar da 3 nörotransmiter
bakýmýndan fark gösterirlerse de terapötik profil-
sisteminin reseptörlerini etkileme özellikleri ile
leri bakýmýndan farklý deðillerdir (Janicak 1993,
yan etkiler ortaya çýkarýrlar. Bunlar antihistaminik
Stahl 1996, Wirshing 1996). Bazý nöroleptikler
(kilo alma), alfa adrenerjik blokaj yapýcý (kardi-
daha fazla sedatif etkili iken, diðerlerinin kardi-
yovasküler yan etkiler), muskarinik kolinerjik
yovasküler yan etkileri daha fazla, bazýlarý ise
blokaj yapýcý (aðýz kurumasý, bulanýk görme, kons-
daha potenttir. Bununla beraber bütün nöroleptik-
ler psikotik semptomlarý, özellikle çok merkezli
Nöroleptikler akut psikotik epizodlarýn etkili
þizofreni çalýþmalarýnda gösterildiði gibi pozitif
tedavisi olmakla kalmayýp psikotik relapsýn önlen-
psikotik semptomlarý azaltýrlar. Bu, bir hastanýn
mesinde de esastýr. Bunlar hospitalize edilmesi
bir nöroleptik ilaca diðerinden daha iyi cevap
gereken psikotik hastalarýn hem sayýsýný hem
veremeyeceði manasýna gelmez, fakat geniþ hasta
hospitalizasyon sürelerini kýsaltýrlar. Bununla
gruplarýnda yapýlmýþ çalýþmalar tipik nöroleptik
beraber, nöroleptikler kapsamlý psikoterapötik ve
ajanlar arasýnda antipsikotik etki bakýmýndan
sosyoterapötik yaklaþýmlarýn sadece bir parçasý-
tanýnabilir bir farklýlýk olmadýðýný ortaya koymuþ-
tur. Bütün tipik nöroleptik ajanlar D2 reseptör blokajý
* Erciyes Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý,
yapmalarý sebebi ile ekstrapiramidal sendrom
Tablo 1. Antipsikotiklerin CPZ'ye ekivalan dozlarý
(EPS) oluþturabilirler. Yani nöroleptiklerin D2
görünmektedir. Dopamin (DA) nöronlarýnýn
reseptör antagonizmi terapötik etkileri kadar bazý
nigrostriatal dopamin yolunda kolinerjik nöronlar-
yan etkilerine de aracýlýk eder. Bazý nöroleptik
la postsinaptik baðlantýlarý vardýr. Dopamin nor-
ajanlar nigrostriatal D2 reseptörlerini bloke edici
mal olarak postsinaptik nigrostriatal kolinerjik
özellikleri sebebi ile daha fazla EPS ortaya çýkarýr-
nöronlardan, asetilkolin salýnýmýný bloke eder
lar. Bunlar antikolinerjik özellikleri zayýf olan
(Stahl 1996). Eðer dopamin reseptörlerinin bir
nöroleptiklerdir (Wirshing 1996, Barnes 1996).
nöroleptik ilaç tarafýndan bloke edilmesi sebebi ile
asetilkolin salýnýmý daha fazla baskýlanamazsa,
Kolinerjik reseptör blokajý, dopamin reseptör
asetilkolin daha aktif olur. Bu aþýrý aktivitenin
blokajýnýn sebep olduðu EPS'yi nasýl azaltýr:
kompansasyon yollarýndan biri asetilkolini bir
Sebep nigrostrital yolda dopaminin asetilkolinin
antikolinerjik ajan ile bloke etmektir. Bu olay
birbiri üzerinde resiprokal etkileri olmasý gibi
nöroleptiklerin oluþturduðu EPS'leri azaltmak
ÞÝZOFRENÝDE KLASÝK ANTÝPSÝKOTÝKLERLE TEDAVÝ
Antipsikotik seçimi
* Klinik prezantasyonu* Önceki cevap* Önceki yan etkiler
Uygun dozun titrasyonu4-6 hafta sonra deðerlendirme
Ýlave problemler * Uygun cevap * Tolere edilebilir yan etkiler Kýsmi cevap Minimal etkin doz ile tedaviyi sürdürün Cevapsýzlýk Yeni antipsikotik Kýsmi cevap Þekil 1. Akut epizodda antipsikotik tedavisi algoritmi
maksadý ile nöroleptiklerle birlikte antikolinerjik
düzeltmede yardýmcý olabilirse de, pratikte
ajanlarýn verilmesi stratejisini doðurmuþtur. Bazý
EPS'leri önlemede antikolinerjik ajanlar daha fazla
nöroleptikler molekülleri içinde biraz antikoliner-
kullanýlýrlar. Fakat malesef, nöroleptiklerin antiko-
jik yapýya sahip olduklarý için, bunlarla EPS ortaya
linerjik ajanlarla beraber kullanýmý sonuçta tardif
çýkmasý ihtimali daha zayýftýr.
diskinezi geliþmesi ihtimalini azaltmamaktadýr
Teorik olarak, dopamin agonisti ajanlar, Parkinson
hastalýðýnda olduðu gibi EPS'leri geri döndür-
2. ÞÝZOFRENÝK PSÝKOZUN TEDAVÝSÝNDE
mede faydalý olabilirler, fakat bunlarýn mezolimbik
KLASÝK ANTÝPSÝKOTÝKLERÝN ETKÝN-
bölgede de dopaminerjik aktiviteyi arttýrarak po-
zitif semptomlarý þiddetlendirme ihtimalleri
Þizofrenide kapsamlý psikososyal giriþimin en
önemli köþe taþý antipsikotik medikasyondur
kötüleþtirmeden ilacýn tevlid ettiði parkinsonizmi
(Þekil 1). Hastalarýn büyük çoðunluðu (%90'a
kadar) ilk akut epizodlarýnda semptomsuz hale
gelirler (Janicak 1993, Keks 1996). Antipsiko-
tikler, semptomlar ilk defa göründüðünde kullaný-
lýrsa daha etkilidirler. Erken tedavinin sonuçlarý
- En düþük etkin dozun kullanýlmasý,
- Etkinliði deðerlendirmek için yeterli zaman
- Profilaktik tedavinin uzun sürdürülmesi.
- Pozitif semptomlar üzerinde daha fazla etkinlik,
2.1. Klasik antipsikotiklerin terapötik etki-
Antipsikotikler her ne kadar þizofrenik psikozuntedavisinde kullanýlýrsa da, spesifik "antiþi-
- Daha iyi sosyo-profesyonel entegrasyon.
zofrenik" ilaçlar deðillerdir. Bunlar genel olarak
Antipsikotikler þizofreninin idame tedavisinde de
psikotik semptomlarýn tedavisinde etkilidirler
esastýrlar. Hastalarýn %80'ine kadarý antipsikotik
(Wirshing 1996). Þizofreni, semptomlarý en iyi
tedavinin durdurulmasýndan sonra 2 sene içinde
bilinen psikotik bozukluk olup bu semptomlar
relaps geçirirler (Janicak 1993, Fleischhacker
1997). Ýlk epizodda olsun, tekrarlayan epizodlarda
olsun, hatta antipsikotik tedavi altýnda remisyon-da olsun, bütün hastalar relaps riski altýndadýrlar.
Psikotik relaps önemli bir problemdir. Önemi
genel olarak olduðundan daha az anlaþýlan relaps-lar olumsuz klinik ve sosyal sonuçlara yol açar:
Pozitif semptomlar normal psiþik fonksiyonlaraeklenen veya onlarýn artýþý ile kendini gösteren
- Her epizoddan sonra daha fazla defisit,
- Sosyo-profesyonel entegrasyonun kaybý,
Relapsýn gelecekteki tedavi açýsýndan önemli
Negatif semptomlar normal fonksiyonlarýn azaldý-
ðý veya yok olduðunu gösteren semptomlardýr. Bu
- Ayný terapötik etkiyi oluþturabilmek için daha
durumda hastalýk prosesine spesifik olan primer
negatif semtomlar, ilaçlarýn yan etkisine, pozitifsemptomlara veya depresyona baðlý sekonder
negatif semptomlardan tefrik edilmelidir. Negatif
- Her bir epizod için daha düþük iyileþme þansý,
semptomlar psikososyal yetersizlik ile kuvvetleiliþkilidir. Aþaðýdaki semptomlar negatif kabul
- Antipsikotiklere cevap vermeme ihtimalinin
Antipsikotik medikasyonun kullanýlmasýnda genelkurallar þunlardýr:
ÞÝZOFRENÝDE KLASÝK ANTÝPSÝKOTÝKLERLE TEDAVÝ
periyod esnasýnda bu dozu sürdürürler. Halbuki
doz hergün terapötik ve yan etkiler göz önüne alý-narak ayarlanmalýdýr. Bu ilaçlarýn yarýlanma ömür-
leri 20-24 saat olduðu için günde tek doz halinde
Depresif semptomlar þizofrenik hastalarýn
%80'inde akut epizod öncesinde, epizod esnasýnda
Bazý klinisyenler psikotik semptomlarýn kolayca
veya sonrasýnda gözlenir (Janicak 1993). Bu
kontrol altýna alýnabilmesi için yükleme dozunu 60
depresyonu primer negatif semptomlardan veya
mg/gün haloperidol tercih ederler ve zaman
ilaçlarýn yan etkilerinden ayýrmak kolay deðildir.
içinde dozu yavaþ yavaþ düþürürler. Diðerleri ise
Akut epizod esnasýnda kognitif dezorganizasyon,
düþük dozla baþlayýp ihtiyaç olduðu kadar dozu
uzun sürede de kognitif bozulma ortaya çýkar
yükseltirler. Hangi yaklaþýmýn daha hýzlý ve iyi
sonuçlar verdiðine dair kuvvetli deliller mevcut
Antipsikotikler özellikle pozitif semptomlarýn
deðildir. Evvelce yapýlmýþ bazý çalýþmalarda
azaltýlmasýnda etkilidirler. Þüphecilik, delüzyonlar
megadozlar (10-150 mg/gün haloperidol) tartýþýl-
ve halüsinasyonlara baðlý olan negatif semptom-
mýþ ise de bunlarýn standart dozlardan daha faydalý
larý da düzeltebilirler fakat, konvansiyonel anti-
olduklarýna dair delil bulunamamýþtýr. Yine de
psikotikler primer negatif semptomlar üzerinde
hastalarýn küçük bir azýnlýðýnýn yüksek dozlara
çok az etkilidirler (Fleischhacker 1997).
cevap verebileceði kabul edilmektedir (Wirshing1996).
Akut psikotik faz esnasýndaki depresif semptom-lar antipsikotik tedavi ile düzeltilebilirse de, bazý
2.3. Aksiyon modu
yazarlar nöroleptiklerin depresif semptomlarý
Konvansiyonel antipsikotiklerin terapötik aksi-
(akinetik depresyon, post-psikotik depresyon,
yonu dopamin D2 reseptörlerine olan afiniteleri
ilaçlarýn tevlid ettiði depresyon) þiddetlendire-
ile ilgilidir, fakat dopamin D2 reseptör blokajý ayný
ceðine veya ortaya çýkaracaðýna inanýrlar.
zamanda motor ve hormonal yan etkilerden desorumludur (Wirshing 1996). Antipsikotikler
Bazý kognitif bozukluklar (dezorganizasyon,
diðer nörotransmiter sistemler üzerinde de
düþünce bozukluðu, delüzyonlar) antipsikotiklerle
eylem gösterirler (adrenerjik, kolinerjik histami-
düzenlenebilir, fakat diðerleri þiddetlenebilir veya
provoke edilebilir. Sosyal inhibisyon, depresifmizaç, disfori ve kognitif bozuklukla kombinas-
Nöroleptik antipsikotiklerin etkinliðini belirleyen
yonu son zamanlarda “nöroleptiklerin oluþtur-
özellik merkezi dopaminerjik reseptörleri bloke
duðu defisit sendromu” (neuroleptic-induced
etmeleridir. "Nöroleptik" terimi genellikle hem
deficit syndrome-NIDS) olarak tanýmlanmýþtýr
antipsikotik etki hem ekstrapiramidal etki oluþ-
turan ilaçlar için kullanýlýr. Bu nedenle "klozapin"nöroleptik olmayan antipsikotik bir ilaçtýr (Stahl
2. 2. Doz stratejileri
Ýlaç tedavisinin amacý belli bir semptomun
Beyinde 5 merkezi dopaminerjik traktus bulun-
düzeltilmesinden ziyade altta yatan hastalýk pro-
sesinin düzeltilmesidir. Genel olarak, eðermümkünse düþük dozlar (2-10 mg/gün haloperi-
dol veya ekivalaný) tercih edilir, bu dozlar genel-
likle yeterli ve toksisite oluþturmayacak dozlardýr. Bu uygulama uzun süreli tedavi yapýlacak ise
nöroleptiklerin kümülatif etkileri TD'ye daha fazla
predispozisyon oluþturabileceði için özellikleönemlidir. Fakat nöroleptiklerin kümülatif etkileri
ile TD arasýndaki korelasyon zayýftýr (Wirshing
Bu sonuncu traktus nöroleptiklerin hiperprolak-
1996). Baþlangýçtaki düzelmenin 1-2 hafta almasý
tinemi yapýcý etkileri ile iliþkilidir. PET çalýþ-
sebebi ile bazý klinisyenler ortalama dozla (10-20
malarý EPS oluþturmadýðý bilinen klozapinin stri-
mg/gün haloperidol) baþlamayý tercih ederler ve o
atal DA reseptörlerini bloke ettiðini göstermekle
beraber diðer traktuslar üzerindeki etkisini tam
Uzun süreli tedavinin gerekli olmadýðý vakalarda
olarak ortaya koyamamýþtýr (Stahl 1996).
"nöroleptiði idareli kullanma stratejisi" (neurolep-
2.4. Dopamin reseptörleri
ticsparing strategy) gözönüne alýnmalýdýr. Mesela,psikotik depresyonda hastalýk stabilize olduktan
Dopaminerjik reseptörlerin birçok farklý tipleri
sonra uzun süreli nöroleptik tedavisine ihtiyaç
vardýr ve antipsikotikler büyük oranda postsinap-
yoktur. Diðer taraftan, þizofreni tedavisinde
tik D2, biraz da D1 ve D5 reseptörlerinin spesifik
nöroleptiklerin psikozu tedavi etmede saðladýklarý
rolleri henüz bilinmemektedir. Bu reseptörler
kazanç, genellikle oluþturduklarý yan etkilerin
muhtemelen çeþitli yollarla "adenil siklaz" ve
zararýndan daha fazladýr. Psikozun kendisi tardif
diðer "second messenger" sistemleri deðiþtirirler.
diskinezi riskinden daha malign olabilir.
Uzun süreli yan etkileri, nöroleptik tedavi ile bir-
Presinaptik dopaminerjik reseptörler (veya otore-
likte olan problemleri azaltacak çalýþmalarýn yapýl-
septörler) genellikle intrasinaptik nörotrasmiter
masýna yol açmaktadýrlar. Bütün yan etki prob-
seviyesine duyarlý olan bu reseptörler, DA sentezi
lemlerine raðmen bu ilaçlar hala psikozun pozitif
ve salýnýmý üzerinde negatif "feedback" rolü
semptomlarý için güçlü antipsikotik ajanlar olma
özelliklerini muhafaza etmektedirler (Wirshing
Postsinaptik DA reseptörlerinin blokajý pozitif
1996, Fleischhacker 1997). Rahatsýz edici yan
"feedback" halkasýnýn oluþmasýna yol açar ve þu
etkiler non-kompliyansa yol açmakta ve hastalar
bu yan etkilerden kurtulmak maksadý ile psikotiksemptomlarýn relaps riskine raðmen ilaçlarýný
- Presinaptik dopaminerjik nöronda tirozin
2.6. Klasik antipsikotiklerin kullanýmýnda kýsýtlamalar
Antipsikotik etkinliðe raðmen ilk epizod hasta-
- DA metabolitlerinin (HVA gibi) seviyeleri artar.
larýnýn %10-15'i antipsikotiklere cevap vermez
Tabloyu biraz daha komplike hale getiren olay
veya ancak kýsmi cevap verir. Epizod sayýsý art-
kronik nöroleptik tedavi sonucunda otoreseptör
týkça bu oran %30'lara çýkar. Hastalarýn önemli bir
süpersensitivitesinin oluþmasýdýr.
çoðunluðunda (%50'ye kadar) sürüp giden ve biroranda þahsýn fonksiyonlarýný azaltan hafif pozitif
Dopaminerjik sistemlerde her ne kadar biyokim-
semptomlar vardýr (Fleischhacker 1997). Klasik
yasal ve elekrofizyolojik tolerans geliþirse de bu
nöroleptiklerin antipsikotik etkileri yan etki
hepsinde birden olmaz. Mezokortikal traktusda
çýkaracak dozlara çok yakýn sýnýrlarda ortaya çýkar.
otoreseptörler bulunmadýðý için bu olaylar orada
Yan etkiler tedavinin sürdürülmesinde hastanýn
gerçekleþmez. PET çalýþmalarýnda hiç ilaç kullan-
kompliyansýný da bozarlar. Antipsikotik tedavide
mamýþ þizofrenik hastalarýn striatal bölgelerinde
kompliyansý düzeltmenin esasý hastalarýn,
D2 reseptör artýþý tesbit edilmiþ ve antipsikotik-
ailelerin ve doktorlarýn eðitilmesidir. Bu eðitim
lerle bunlarýn bloke edildiði gösterilmiþtir
programý aþaðýdaki hususlarý içine alýr (Weiden
2.5. Antipsikotik ilaçlarýn uzun süreli kul- lanýmý
Bütün tipik nöroleptikler birkaç haftalýk tedavi-
den sonra pozitif psikotik semptomlarý azaltýrlar.
- Ýlaçlarýn aksiyon mekanizmasý hakkýnda bil-
Þizofrenide nöroleptik ilacýn kesilmesi ile ortaya
çýkan relaps oranlarý ayda %10, 6 ayda %50 veya
- Muhtemel yan etkiler hakkýnda bilgilendirme,
daha fazladýr. Sonuç olarak þizofrenide uzun süre-li nöroleptik tedavi çoðunlukla endikedir
- Ýdame tedavisinin kazançlarý hakkýnda bil-
(Fleischhacker 1997, Wyatt 1991) (Þekil 2).
ÞÝZOFRENÝDE KLASÝK ANTÝPSÝKOTÝKLERLE TEDAVÝ
Yan etkiler Tardif diskinezi tedavi algoritmi Komorbidite Depresyon Non-kompliyans Cevapsýzlýk
Kompliyansý kontrol etÝlave ilaç (BZD, mizaç stabilizatörü)Yeni antipsikotikPsikososyal giriþim
Kompliyansý kontrol etErken uyarý iþaretleriPsikososyal stres
Antipsikotik dozunu ayarlaAntipsikotik deðiþtirBDZ ekleStresi azaltPsikososyal destek
Þekil 2. Antipsikotiklerle idame tedavisi algoritmi 3. ANTÝPSÝKOTÝKLERÝN YAN ETKÝLERÝ 3. Akatizi: Hareketsiz kalamamakla karakterize 3.1. Merkezi sinir sistemi (MSS)
motor huzursuzluktur. Psikotik ajitasyonla karýþ-týrýlabilir fakat ondan farklý olarak subjektif distres
A. Akut ekstrapiramidal yan etkiler
ile birliktedir ve antipsikotiklerle kötüleþir. 1. Parkinsoniyen sendrom: Maske yüz, istira-
Parkinsoniyen sendromda antikolinerjik antipar-
hat tremoru, diþli çark iþareti ve psikomotor
kinsoniyen ilaçlar (benztropin, biperiden, fen-
yavaþlama ile karakterizedir. Spontanite kaybý ve
hidramin) faydalýdýr. Antikolinerjiklerin profilaktik
yüzde rijidite yanlýþlýkla emosyonel küntleþme
olarak kullanýlmasý öfori ve kötüye kullaným oluþ-
olarak deðerlendirilebilir ve retarde depresyonla
turabilir. Akut distoniler tipik olarak tedavinin ilk
birkaç günü ile birkaç haftasý arasýnda görülürler
ve standart antikolinerjik tedaviye cevap ver-
2. Akut distoni: Distoniler tortikolis, retrokolis,
meyebilirler. O takdirde benzodiazepin (BDZ)
okülerjik kriz ve opistotonus þeklindedir. Bizar
türevleri faydalý olabilir. Akatizi beta-blokerlere,
mannerizmlerle karýþtýrýlabilir.
amantadine cevap verebilir. Ayrýca astma, insüline
EPS oluþmasý Yeni antipsikotik AC ile EPS yok Antikolinerjiðe raðmen EPS Þekil 3. Akut EPS tedavisi algoritmi
baðýmlý diyabet, kardiyak iletim bozukluklarý olan-
Kronik þizofrenik hastalarda diskinetik hareketler
lar beta-blokerlerin kontrendike olduðu hastalarda
nöroleptiklerin keþfedilmediði yüzyýlda Kraepelin
benzodiazepinler güvenli alternatiflerdir (Barnes
tarafýndan da tanýmlanmýþlardýr. B. Geç baþlangýçlý ekstrapiramidal yan etki-
Antiparkinsoniyen ilaçlar TD’yi kötüleþtirirlerkenkolinomimetik ajanlar (fizostigmin, lesitin) faydalý
Tedavinin 1. yýlýndan evvel nadiren ortaya çýkan
TD insidansý kümülatif ilaç etkisine maruz kalýn-
masý ile her yýl %4'dür. Ýlaç seviyelerinin sabitlen-
2. Diðer tardif sendromlar
mesi ile TD insidansý azalma göstermektedir.
Geç baþlangýçlý (tardif) distoni, akatizi ve
1. Tardif diskinezi (TD)
Parkinsonizm de tanýmlanmýþtýr. Bunlarýnprevalansý %1.5'tir. Antikolinerjik ajanlar bunlarý
Ýnvolanter hareketler ile karakterize bir sendrom-
dur ve bu hareketler þu þekilde kendini gösterir. C. Diðer MSS yan etkileri 1. Nöbetler
Konvansiyonel antipsikotiklerin çoðu hayvanlarda
- Bunlarýn kombinasyon þeklinde hareketleri.
ÞÝZOFRENÝDE KLASÝK ANTÝPSÝKOTÝKLERLE TEDAVÝ
1) Minimal etkin doz2) Mümkünse ilacý kes
TD devam eder TD azalýr Þekil 4. Tardif diskinezi tedavisi algoritmi
nöbet eþiðini düþürür, fakat bu durum insanlarda
malign nöroleptik sendromun (Neuroleptic
Malignant syndrome - NMS) insidansý %0.02-2.4
2. Yoksunluk sendromu
arasýnda deðiþmekte olup, ilk 7-14 saat ile 30 gün
arasýnda görülür (Janicak 1993). Bu durumda
Antipsikotikler barbitüratlar veya opioidler gibi
hasta genel týbbýn yoðun bakým ünitesine
baðýmlýlýk ve yoksunluk oluþturmazlar fakat
nakledilmelidir. Bu sendrom þu klinik ve laboratu-
aniden kesildiklerinde 2-7 gün süre ile þu semp-
- Otonomik deðiþiklikler (kan basýncýnda dalgalan-
- CPK seviyelerinin yükselmesi (genellikle 2000-
15000 v/L, bu test yüksek sensitiviteye fakat
3. Temperatür regülasyon bozukluðu
- Lökositoz (15000-30000/mm3, sola kayma ile
Bir hipodopaminerjik hiperpireksi sendromu olan
3.8. Hematolojik yan etkiler
- Eozinofili, lökositoz, trombositopeni (nadir).
Bütün bu mültisistemik etkilerin giderilmesi has-
tanýn ve ailesinin kompliyansýný saðlamak
bakýmýndan önemlidir (Keks 1996). 4. ANTÝPSÝKOTÝK ÝLAÇLARIN KULLANI-
Supportif tedavi yanýnda dantrolen (2-3 mg/kg,
MINDA ÝYÝ KLÝNÝK UYGULAMA
maksimum 10 mg/gün) bromokriptin (2.5-10
Antipsikotik ilaçlarýn erken dönemde kullanýlmasý
mg/gün maksimum 60 mg/gün), amantadin (200-
hem daha fazla klinik etki oluþturmakta hem de
400 mg/gün) gibi ilaçlar verilmelidir. Bunlar %21
olan mortalite oranýný %10'a düþürmektedirler
getirmektedir. Dozun tedricen arttýrýlmasý önem-
lidir. Eðer ortaya çýkmýþsa yan etkiler uygun þe-
3.2. Otonomik yan etkiler
kilde tedavi edilmelidir. Antipsikotik profilaksisi
Bunlar antikolinerjik etkilerdir (bulanýk görme,
yapýlmalýdýr. Farmakolojik tedavi þu psikososyal
aðýz kurumasý, konstipasyon, üriner retansiyon). 3.3. Kardiyovasküler yan etkiler 3.4. Dermatolojik yan etkiler
Ürtiker, makülopapüler, peteþial ve ödemli erüp-
siyonlar tedavinin ilk haftalarýnda görülebilir. CPZ
4.1. Endikasyon
kullanan ve güneþ ýþýðýna maruz kalan hastalarda
Antipsikotik ilaç tedavisi baþlatýlmadan önce iyi
"fotosensitivite reaksiyonu" kontakt dermatite
bir psikiyatrik ve genel týbbi deðerlendirme yapýl-
masý önemlidir ve bu arada psikozun organik
3.5. Göz etkileri
sebeplerinin deðerlendirilmesine ve tedavi
800 mg/gün dozun üzerinde tiyoridazin irreversibl
retinitis pigmentosaya yol açabilir. 3.6. Endokrin yan etkiler
- Galaktore, menstrüel problemler, seksüel
- Ejakülasyon gecikmesi (tiyoridazin gibi
otonomik yan etkileri belirgin ilaçlarla),
- Glukoz tolerans testinde diyabetik eðri,
Kan testleri (hematoloji, karaciðer-böbrek
3.7. Gastrointestinal yan etkiler (hepatik)
- Karaciðer enzimlerinde geçici yükselme,
Kardiyovasküler deðerlendirme (kan basýncý-
ÞÝZOFRENÝDE KLASÝK ANTÝPSÝKOTÝKLERLE TEDAVÝ
genellikle akut epizod dozundan daha düþüktür
(%50'ye kadar). Amacýn dozun tedricen azaltýl-
masý olduðu unutulmamalýdýr (6 ayda %20 doz
azaltýlmasý). Antikolinerjiklerden mümkün olduðu
kadar kaçýnýlmalý, verilecekse minimum efektif
Depo preparatlarýn kullanýlmasý sadece komp-
liyansý arttýrmakla kalmaz, ayný zamanda stabil
plazma seviyesi saðlar. Ýdame tedavisi için MED:
2.5 mg gün haloperidol ekivalanýdýr. Doz hastanýn
relaps ihtimali ve çevresel stresörleri dikkate alý-
4.2. Tedavinin baþlatýlmasý
narak ayarlanmalýdýr. Geçmiþteki semptomlar
hasta ile tartýþýlmalýdýr. "Erken uyarý iþaretleri"
Baþlangýç dozu akut motor yan etkileri önlemek
hasta, hasta ailesi ve psikiyatrist tarafýndan relap-
maksadý ile düþük tutulmalýdýr. Doz tedricen her
sý önlemek bakýmýndan izlenmelidir. Doz ayarla-
gün 5-10 mg haloperidol ekivalaný kadar arttýrýl-
malarý ve kombinasyonlar, eðer mevcutsa has-
malýdýr. Antipsikotik aktivite deðerlendirmesi 4-6
tanýn stresini azaltmada yardýmcý olabilir.
haftalýk uygulama bitmeden yapýlmamalýdýr. 4.4. Tedavi süresi
Hastalar yan etkiler ve malign nöroleptik
sendrom yönünden yakýndan izlenmelidir.
Tedavi ilk epizoddan sonra en az 2 yýl sürdürülme-
Antikolinerjik ilaç gerekirse verilmeli fakat profi-
lidir. 5 yýl içinde birkaç epizodu olan hastalar için
laktik olarak verilmemelidir. Tek antipsikotik ile
ömür boyu sürecek tedavi gereklidir. Antipsikotik
"monoterapi" her zaman tercih edilmelidir. 15-20
tedavi sadece alýnýrken, relaps riskini azaltýr,
mg haloperidol ekivalanýndan daha yüksek dozaj
kesildiði zaman ise risk baþlangýçtaki ile aynýdýr.
genellikle endike deðildir. Daha yüksek dozlar
4.5. Ürün seçimi
dopamin reseptörlerinin %70'den fazlasýnýn bloke
Klasik nöroleptiler ile antipsikotik aktivite %70
edilmesine sebep olur ve daha fazla yan etki ile
oranýnda dopamin blokajý oluþtuðu zamandaki
sonuçlanýr. Bu da hastanýn kompliyansýný bozarak
dozda ortaya çýkar. Bununla beraber, nöroleptikler
yapýlarý sebebi ile yan etkileri açýsýndan büyük
Sedasyon gerektiði zaman sedatif aksiyonu olan
farklar gösterirler. Ayýrým baþlýca etkileri anti-
bir nöroleptik seçilmelidir yada tedaviye geçici
psikotik olan yüksek potanslý nöroleptikler þek-
olarak bir benzodiazepin eklenmelidir. Eðer
linde yapýlmalýdýr. Þahýslarýn hassasiyetlerinin
anksiyete, gerilim, insomnia mevcutsa tedavinin
farklý olduðu dikkate alýnarak evvelce hangi ilaca
ilk haftalarýnda bir benzodiazepin de verilmelidir.
cevap alýndýðý öðrenilirse bu bilgi iyi bir rehber
Akut epizodu bir depo nöroleptikle baþlatmak pek
iyi deðildir. Bununla beraber, çok uzun etkili
Konvansiyonel antipsikotiklere iyi cevap ver-
olmayan (2-3 gün etkili) bir preparatýn
meyen veya ciddi yan etkiler sebebi ile bu ilaçlarý
(Zuklopentiksol asetat) ÝM verilmesi ilk epizodda
tolere edemeyen hastalarda yeni antipsikotikler
ajitasyon, insight yokluðu ve tedaviye karþý
negatif tutum sözkonusu ise kullanýlabilir. Birkaç
4.6. Konvansiyonel antipsikotiklere cevap-
hafta süre ile etkili olan depo preparatlar idame
sýzlýk
tedavisinde kullanýlýr. Yüksek potanslý nöroleptik-
lerin benzodiazepinlerle kombine þekilde veya
Hastalarýn %30 kadarý konvansiyonel anti-
tek baþýna (0.5-1 mg haloperidol) ÝV kullanýmý
psikotiklere cevap vermez. Fakat hastanýn cevap-
deliryumlu hastalarýn tedavisinde güvenli ve et-
sýz olduðuna karar vermeden önce þunlar dikkate
4.3. Ýdame tedavisi
Profilaktik tedavi veya idame tedavisi akut semp-
tomlar yatýþtýktan sonra baþlatýlýr. Ýdame dozu
- Konvansiyonel antipsikotiðin yeterli doz ve
4.10. Antipsikotiklerin plazma seviyesi mo- nitörizasyonu 4.7. Konvansiyonel antipsikotikten yeni
Rutin olarak ilaç plazma seviyesi tayinin deðeri
antipsikotiðe geçilmesi
tartýþmalýdýr. Bununla beraber þu durumlarda fay-
Yeni bir ürüne geçmek söz konusu ise, yeni ilacýn
dozu tedricen arttýrýlýrken konvansiyonel anti-
psikotiðin dozu tedricen azaltýlmalýdýr. Konvansi-
- Cevapsýz hastada farmakoterapinin uygunsuz-
yonel antipsikotik tedavi kesildiðinde yoksunluk
septomlarý ortaya çýkabilir, bunlar antipsikotikilaçlar antikolinerjiklerle beraber veriliyorsa daha
- Çok yüksek plazma seviyelerinin toksisitesin-
- Pozitif psikotik semptomlarýn alevlenmesi,
- Klinik cevabý maksimize etmek için doz-cevapiliþkisini araþtýrmak,
- Maskelenmiþ diskinezilerin alevlenmesi (rebo-und),
- Adli týbbi problemlerde klinisyeni korumak.
- Kolinerjik semptomlar (rebound) (anksiyete, aji-
5. SONUÇ
tasyon, gastrointestinal bozukluklar, enfluenzaya
- Þizofrenik hastalarýn, akýl hastanelerinde yatan
hasta konumuna geçmeleri konvansiyonel anti-
- Genel semptomlar (kas aðrýlarý, paresteziler,
psikotikler sayeside gerçekleþmiþtir. Bugün bu
hastalarýn %95'inden fazlasý relaps geçirselerveya rezidüel semptomlarý olsa bile hastane dýþýn-
4.8. Yan etkilerin tanýnmasý, tedavisi ve önlenmesi
- Birçok kontrollü çalýþmadan elde edilen veriler
Yan etkilerin oluþmasý antipsikotik ürünün resep-
bu antipsikotiklerin "düþünce prosesini" norma-
tör profili ile ilgilidir. Motor yan etkiler konvan-
siyonel antipsikotiklerle tedavide kompliyansý enfazla bozan faktördür. Akut ekstramidal yan etki-
- Antipsikotikler akut psikotik ajitasyonun hýzlý
ler (distoni, akatizi) özellikle verilmesi ise bunlarý
kontrolünde (BDZ'lerle kombine edilmiþ olsunlar
hafifletir. Motor parkinsonizm emosyonel ve kog-
veya olmasýnlar) seçilmiþ ilaçlardýr.
nitif bozulmaya nazaran genellikle daha az rahat-
- Yapýlan longitüdinal çalýþmalar bu antipsikotik-
lerin (ve ECT) negatif semptomlara pek faydalý
4.9. Nöroleptik idame tedavisinde komp-
olmamakla beraber, þizofreninin tabii seyrini et-
likasyonlar 1. Postpsikotik depresyon
- Hastanýn hissettiði rahatsýzlýðý ölçmek her nekadar zor ise de, antipsikotiklerin yan etkileri
Depresif epizod içinde olan hasta ile iyileþmemiþ
bütün olarak deðerlendirildiðinde, bunlar gribal
veya kýsmi remisyon içinde olan negatif semp-
enfeksiyonla birlikte olan semptomlarýnkinden
tomlarý belirgin hasta, birbirinden önemli þekilde
farklýdýr. Fakat þizofreniye süperimpoze olandepresyon, birlikte antidepresan tedavinin de ve-
- Nöroleptik entipsikotiklerin klinik etkinliði
merkezi dopamin D2 reseptörlerini bloke etmele-
2. Süpersentivite psikozu
- Farklý moleküllerin oluþturduðu yeni jenerasyon
Bu durum uzun süreli nöroleptik tedavinin
antipsikotik ilaçlarla yeterince klinik tecrübe
kesilmesi ile birlikte psikoz semptomlarýnýn hýzlý
birikinceye kadar, konvansiyonel antipsikotikler
bir þekilde ortaya çýkmasý olarak tanýmlanýr. Bu
þizofreni tedavisinde ilk seçilen ve en yaygýn þe-
fenomenin psikozu oluþturan nöronal sistemde
kilde kullanýlan ilaçlar olma vasýflarýný sürdüre-
DA reseptörlerinin up-regülasyonuna sekonder
olarak geliþtiði kabul edilir (TD'de olduðu gibi).
ÞÝZOFRENÝDE KLASÝK ANTÝPSÝKOTÝKLERLE TEDAVÝ
KAYNAKLAR
Barnes TRE, Mc Philips MA (1995) How to distinguish
Peuskens J (1996) Proper psychosocial rehabilitation of sta-
between "NIDS", depression and diseaserelated negative
bilized patients with schizophrenia, the role of new thera-
symptoms in schizophrenia. Int Clin Psychopharmacol, 10
pies. Eur Neuropsychopharmacol, 6:7-12.
Stahl SM ve ark. (1996) Conventional neurepleptic drugs for
Barnes TRE, Mc Philips MA (1996) Antipsychotic-induced
schizophrenia and novel antipsychotic agents. Essential
extrapramidal symtoms. CNS Drugs, 6: 315-330.
Psychopharmacology: Neuroscientific Basis and PracticalApplications. Cambridge, Cambridge University Press.
Borison RL (1996) The role of cognition in the risk-benefit
and safety analysis of antipsychotic medication. ActaPsychiatr Scand, 94:5-11.
Weiden PJ, Aquila R, Dalheim L ve ark. (1997) Switchingantipsychotic medications. J Clin Psychiatry, 58 (Suppl 10)
Fleischhacker WW, Hummer M (1997) Drug treatment of
Schizophrenia in the 1990's: Achievements and future pos-sibilities in optimizing outcomes. Drugs, 53:915-929.
Wirshing WC, Marder S, Van Putten T ve ark. (1996) Acutetreatment of schizophrenia. Psychopharmacology: The
Janicak Pg, Davis JM, Prescorn SH (1993) Indications for
Fourth Generation of Progress. FE Bloom, DJ Kupfer (Ed),
antipsychotics. Principles and Practice of Psychopharma-
cotherapy. Baltimore, Williams-Wilkins, s.81-184.
Wyatt R (1991) Neuroleptics and the natural course of schiz-
Keks NA (1996) Minimizing the non-extrapyramidal side-
ophrenia. Schizophr Bull, 17:325-351.
effects of antipsychotics. Acta Psychiatr Scand, 94:18-24.
IVINS, PHILLIPS & BARKER H. STEWART DUNN, JR. CHARTERED JAMES S.Y. IVINS (1885-1960) CARROLL J. SAVAGE PERCY W. PHILLIPS (1892-1969) ERIC R. FOX 1700 PENNSYLVANIA AVENUE, N.W., SUITE 600 RICHARD B. BARKER (1906-1988) LESLIE JAY SCHNEIDER WASHINGTON, D.C. 20006-4723 ROBERT H. WELLEN OF COUNSEL KEVIN P. O'BRIEN TELEPHONE (202) 393-7600 JAY W.
Medien-Box Drogen und Sucht Stadtbücherei Soest Das Angebot von thematisch zusammengestellten Medien-Boxen, die von der Bücherei über einen längeren Zeitraum an Kindergartengruppen bzw. einzelne Schulklassen ausgeliehen werden, stellt eine Form der Zusammenarbeit mit dem Kindergarten bzw. der Schule dar, von der beide Seiten in großem Maße profitieren. Das Ausleihen eine